12 Ekim 2016 Çarşamba

16 Ekim 2016 Koç Burcun da Dolunay/Söyle Kimsin Sen?


16 Ekim 2016 Pazar sabahı 07:22 civarı 23° Koç burcunda bir dolunay gerçekleşecek. Benim kızıl dolunay diye tabir ettiğim cinsten bir dolunay. Mars ve Pluto'dan T-kare alan bir Dolunay yaşayacağız. Biraz zor... Biraz zahmetli... Biraz şiddet içeren bir dolunay. Lakin zorlukların da sebebi vardır, her zorlukla beraber bir kolaylık vardır öyle değil mi?
Koç burcunda gerçekleşecek olan dolunayın yöneticileri Güneş, Mars, Pluto arasında T-kare oluşmuş durumda. Zaten bu nedenle zor ya bir şeyler. Yükselen Terazi ve yükselen yöneticileri Venüs ve Satürn arasında bir sekstil açı var. O nedenle ferahlık kapıları da açık her birimize: Ama nasıl?

Koç, girişimin, cesaretin, başlangıçların burcudur. Karar vermek ve o kararı uygulamak onun işidir. Gel gelelim bir karara varırken de sabırsızdır. Hele yöneticisi Mars ile olumsuz açı kuruyorsa, verdiği kararların isabetli olup olmadığı gayet tartışmaya açık bir sorudur. Yani karar doğru mu? yanlış mı? bunu çok düşünmez Koç. Elbette her zaman bu şekilde olmamakla birlikte Mars'tan zorlu açılar aldığında bu durum daha fazla belirginleşir.

Mars şuan Oğlak burcunda ve koşar adımlarla Pluto'yla kavuşmaya ilerliyor. Üç derece farkla da olsa, dolunay anında Pluton'a kavuşmuş ve Dolunaya kare... Hayvansal içgüdünün, bir başka deyişle kötü enerjilerin açığa çıkması muhtemel. Bastırılmış duyguların açığa çıkışı:
  • öfke
  • hiddet
  • kontrol altına alma duygusu
  • güç tutkusu
  • kazanma takıntısı
  • intikam
  • manipülasyon
  • kavgalar
  • taciz, tecavüz şeklinde olabilir.
Şişirilmiş balonun düğümünü çözdüğünüzde, içindeki havayı birden tahliye eder bildiniz mi? Tahliye ederken de şayet sıkı tutmuyorsanız elinizden fırlayıp gider. Sıkışarak birikmiş ve belli bir basınç oluşturmuş öfkenin aniden tahliyesi de tıpkı bir balonun içindeki havanın birden boşalmasına benzer. Bir volkanın lavlarını püskürtmesini de bu duruma örnekleyebiliriz.
Bu dolunay balonun içinden çıkan Gölge yönlerimiz olacak.
'' İnsan kendi gölgesiyle kucaklaşmadan, kusurları hep başkasında görür '' der Jung. Ve devam eder:
“Gölge, kişiliğin negatif yanı, kişinin saklamak istediği hoş olmayan nitelikleri, az gelişmiş işlevleri ve bireysel bilinçaltının içeriğidir. Bireysel bilinçaltı ise yitik anıları, acı verdiği için bastırılmış (kasten unutulmuş) düşünceleri, bilinç dışı algıları (bilince ulaşacak kadar güçlü olmayan duyusal algıları ) ve henüz bilince çıkmaya hazır olmayan diğer heyecanlan içerir”. Bu nedenle “gölge, kişinin yaşam boyu hesaplaşmak zorunda kaldığı öbür yüzü, bir başka deyişle toplumun öngördüğü kurallar ile çelişen tüm vahşi arzularımız ve duygularımızdır. Dolayısıyla toplumsal baskı arttığı ölçüde gölge büyür”
Gölge yönlerimizde bastırdığımız şeyler, bu dolunayda yüzeye çıkmaya oldukça yakın bir konumda. Bu nedenle kök çakranıza sahip olun derim. Bilinç altımızda bir sağaltım unsuru taşıyacak gezegensel konumlar. Bastırdığımız, farkında olmadığımız, reddettiğimiz her ne varsa bu dolunayda gün yüzüne çıkacak. Bilinçaltı bastırılmış duyguların açığa çıkış amacı biriken enerjiyi uygun yöne sağaltmak aslına bakarsanız. Lakin birden gelen basıncı karşılamak ve uygun alana yönlendirmek kabusa dönüşebilir, tabi farkındalığımız gelişmemişse :)
Farkındalığı gelişmiş bir birey için, kendi kötü, çirkin ya da öldürücü duygularıyla yüzleşmek için bir adım olarak görülebilir bu dolunay.  Zira Mars Pluto kavuşumlarının en temel problemi, kişinin kendi kötü duygularıyla yüzleşmesi problemidir. Bu durum zamana zaman kişinin kendisine, zamana zaman da dışarıdaki kişi ya da topluluklara olan kızgınlığını, öfkesini  ifade etmekte zorlanmasına neden olur.
Hayatınızın hangi alanlarında çok çok dayanıklı olduğunuza ve tepki vermediğinize bir kez daha bakın derim. İşte orası basıncın biriktiği yerdir :) İşte orada bir kazanma takıntısı olup olmadığına bakma zamanıdır şimdi. Neler yapıp, bu süreçten en kıymetli şekilde faydalanacağımıza gelince: İnsan üstü çaba gerektiren bir şeylerle ilgilenmek. Rekabet içeren sporlar yapmak, fiziksel hareket gereksinimi olan işlerle ilgilenmektir.
Söz konusu birikimin altında yatan şey gölge özelliklerimizi bastırmak ya da kabul etmemek olabilir.
Sürekli birilerinin maddi ya da manevi yükünü çekmiş, susmuş kişiler, bu Dolunayda volkanik tepkiler verebilirler, yükünü çektikleri kişilere :) '' Hayırdır hacı, bizi iyice enayi yerine koydun'' lar havada uçuşacak gibi. Bazılarımızın ailesinden bir birey/bireylere, bazılarımızın ikili ilişkilerimizdeki partnerimize ve yine bazılarımızın da gündelik yaşamın içindeki ilgili bir kişiye bir şekilde haykırmasına vesile olacaktır gezegensel döngüler.
Özellikle spritüel akımların Balık Neptün çağında fazlasıylaartması, bu gölge prensibini olumsuz etkiledi. Her şey güzel, la la laaa aman kavga etmeyelim, pozitif bakalımcılarında özellikle başının dertte olduğunu belirtmek isterim. Evren tüm zıtlıkları bünyesinde barındırır. İyiyi güzeli sahiplenmek değil maharet. İyiyle birlikte kötüyü de kabullenmek ve getirilerini yaşamaktır. Aksi takdirde diliniz her şey güzel, çiçek böcek derken, bilinçaltınız karanlıkların içinde kalmıştır çoktan :) Kavga da bir gerçek, ancak insancıl amaç için kavga ve dozunda :) yani ne için ne kadar kavga ettiğin önemli.
-Bu dolunay kendinize neyi yük ettiğinizi sorun
-Yük ettiğiniz şeyi bırakmak için neden bir adım atmadığınızı sorun
-Yük olan şeyden rahatsızlıklarını dile getirenlere neden bu kadar kızdığınızı sorun
-Sürekli idare etmek zorunda olduğunuza dair inançlarınızı dönüştürmek için söz temsili, sürekli para isteyen yakınınıza ''artık sorumluluklarını bil'' deyin.
-Haddini bilmeyene ''haddini bil''  Bu benim, benim buna ihtiyacım var deyiverin bir zahmet!
Demezseniz ne olur. Aşırı sıkışmış basınç, yıkıcı bir şekilde tahliye olur. Dolunayın en çok etkileyeceği kişiler
9 - 20 Ocak arası doğumlu Oğlak burçları
9 - 20 Nisan arası doğumlu Koç burçları
12 - 22 Temmuz arası doğumlu Yengeç burçları
12 - 22 Ekim arası doğumlu Terazi burçlarıdır
Sadece bu burçlardan olmanız fark etmez, Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak burçlarının 20° - 29° arasında gezegeni olanlar Dolunaydan etkilenirler.
Ülkemiz açısından finans piyasalarını etkileyebilecek gelişmeler yaşanacağını, yine finansal konularla ilgili şok haberler ortaya çıkabileceğini düşünüyorum. Dolunay Türkiye'nin 11 evinde gerçekleşeceğinden, ülkemizin müttefikleri ile yapılan anlaşmalarda bozulma ve restleşmeler söz konusu olabilir. Bununla birlikte isyanlar gündeme gelebilir. Ben özel olarak, bir cezaevinde çıkabilecek büyük çaplı bir isyanın olabileceğini öngörüyorum. Beraberinde ülke çapında, ihtilal niteliğinde,devrim niteliğinde bir şey oluşabilir. Dolunay Uranüsyen bir dolunay olduğundan, her an, her yerden gelebilecek bir değişimden rahatlıkla söz edebilirim. Bu tarijhten sonra artık Türkiye'de hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
Dolunay yer kabuğu hareketliliğini arttırsa da esas olarak  hava koşullarında, elektrik, internet, havadan gelebilecek bir zarar vehava taşımacılığı konularında sıkıntı yaratabilecek bir şeyler olabileceğine dair işaretler söz konusu. Önemli birini taşıyan bir uçak düşebilir mesela.
Sevgilerimle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder